Türkiye genelinde aşılama çalışmaları devam ederken Antalya’nın sanattan spora, ekonomiden siyasete kanaat önderleri, Hürriyet aracılığıyla ‘Aşı olun’ mesajı verdi.
KAMU, siyaset, ekonomi, bilim, sanat ve spor dünyasından Antalya’nın öne çıkan isimleri, aşı olmayan ya da aşı olmakta tereddüt yaşayanlara mesajlarıyla seslendi. Koronavirüs salgınına karşı birlikte mücadele çağrısı yapan kent dinamikleri, tek ses olup ‘Aşı olun’ dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın son açıkladığı verilere göre; Antalya’da ilk doz aşılanma oranı yüzde 75’in üzerine çıkarak düşük riskli il kategorisine dahil edilerek mavi renkle işaretlendi.
SAYI YÜKSELİYOR
Kentte bugüne kadar 1’inci doz aşı uygulanan kişi sayısı 1 milyon 450 bin, ikinci doz 1 milyon 100 bin, üçüncü doz aşı yaptıranların sayısının arttığı kentte toplam uygulanan aşı sayısı ise 2 milyon 800 bine ulaştı.
YOĞUN BAKIM UYARISI
Antalya İl Sağlık Müdürü Dr. Ünal Hülür, vatandaşların aşıya olan ilgisinin arttığını söyledi. Hülür, “3’üncü doz aşıyı çok önemsiyoruz. Yoğun bakımlarda ve hastanelerde yatmak istemiyorsanız 3’üncü doz aşılarınızı mutlaka yaptırınız” dedi.
DÜNYA KABUL ETTİ
Dış İşleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu:
Daha fazla acı tecrübe yaşamamak ve bu koronavirüs belasından bir an önce kurtulmak için sizleri aşı olmaya davet ediyorum. Sağlıklı bir gelecek için hep birlikte mücadele edelim.
EN ETKİLİ YOL AŞI
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek:
Hastalığı yaşayan birisi olarak ben de aşımı oldum. Tüm hemşerilerimi hem kendi hem sevdiklerinin sağlığı için aşı olmaya davet ediyorum. Bu zorlu süreci hep birlikte aşacağız.
YA AŞI YA KORONA
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan:
Hem aşı hem de alacağımız tedbirlerle bu dönemi aşacağız. Aşıya güvenimiz tam. Salgının ilk gününde söylediğimi yineliyorum ya aşı olacağız ya korona!
BİLİME GÜVENİN
Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Kalan:
Yüz yüze eğitime geçmemiz için birtakım gerçek dışı bilgilere kulak asmadan tüm vatandaşlarımızı aşı olmaya davet ediyorum. Lütfen sevdiklerimizi, hayallerimizi riske atmayalım aşı olalım.
EN ÖNEMLİ NORMALLEŞME ADIMI
Antalya Valisi Ersin Yazıcı:
Salgınla mücadelede toplumsal bağışıklığımızın sağlanabilmesi için en etkili yöntem aşıdır. Vaka, hasta ve vefat sayılarındaki düşüşler aşı sayesinde olacaktır. Salgın henüz bitmedi. Son günlerde vaka sayılarımız artıyor, aşılama oranımız henüz istenen seviyelerde değil. Aşı olmak, bireysel değil toplumsal sorumluluğumuzdur. Ama maalesef aşı olmayan, aşısı çıktığı halde sağlık kurumlarına müracaat etmeyen vatandaşlarımız var. 18 yaş ve üzeri herkesin bir an evvel aşılarını yaptırması, tam anlamıyla normalleşmemiz ve bu sürecin devamı için en önemli adımdır.
Bu işin başka bir çözümü yok. Aşı sırası gelen vatandaşlarımızı, hem kendilerinin hem de toplumun sağlığı için aşı olmaya davet ediyorum. Aşı konusunda lütfen hassasiyet gösterelim. Tüm dünyada kabul gören maske, mesafe ve temizlik kurallarına tavizsiz uyalım ve aşı olalım. Şu anda salgına karşı en büyük silahımız olan aşıyla ilgili asılsız haber ve iddialara itibar etmeyelim. Tedirgin olmayalım, bilime güvenelim. Eski normallerimize dönmek için, salgından dolayı tekrar hayatımızın kısıtlanmaması için, kendimizin ve sevdiklerimizin sağlığı için bir an evvel aşı olalım.
KOVİD-19 AŞILARINA GÜVENİN
Antalya İl Sağlık Müdürü Dr. Ünal Hülür:
Bilimsel etkisi kanıtlanmış Kovid-19 aşılarına güvenin. Aşı karşıtlığı bir halk sağlığı tehdididir. Aşılanma sizi, ailenizi ve tüm insanları hastalıklardan korur. Salgınla mücadelede toplumsal bağışıklığımızı kazanmamız için tedbirlere uyun ve daha sağlıklı yarınlar için lütfen aşınızı yaptırın. Bugüne kadar uygulanan toplam aşı sayımız 2 milyon 285 bin 713’a ulaştı. Hedef nüfusun yüzde 67’si 1’inci doz aşılarını, yüzde 43’ü de 2’nci doz aşılarını oldu. Biz sağlık ordusu olarak mutlu ve sıhhatli günler için gece gündüz nöbetteyiz.
PERDELER KAPANMASIN, SAHNEDE BULUŞALIM
Ekranın, beyaz perdenin ve tiyatronun sevilen oyuncusu Müfit Kayacan:
2020 Mart’ından tüm dünyayı derinden etkileyen Kovid-19 virüsü nedeniyle canlarımızı kaybettik. Yaşam durdu, pek çok sektörde çok sayıda işletme kapandı. İnsanlar işlerinden olup geçim sıkıntısına düştü. Bu belirsizliklerle dolu süreçte sahne sanatlarına da uzun bir ara verildi. Festivaller, oyunlar, konserler durdu, sahneler, sinema salonları ıssız kaldı. Sağlığın ve özgür bir hayatın ne kadar kıymetli olduğunu bizzat yaşayarak bir kez daha deneyimledik. Bilim, bize salgınla mücadelede en etkili çözümün aşı olduğunu söylüyor. Bu sese hep birlikte kulak verelim. Aşı olup hayatımıza sağlıkla devam edelim. Perdelerimiz hiç kapanmasın, sahnede buluşalım.
TARİH BOYUNCA BİZİ AŞI KORUDU
Sinema, tiyatro ve reklam oyuncusu Murat Ercanlı:
Tarih boyunca yaşanan küresel salgınlarda milyonlarca insanın veba, İspanyol gribi, verem gibi hastalıklardan aşının geliştirilmesiyle kurtulduğunu bilimsel olarak görmekteyiz. Doğal enfeksiyon daha iyi bağışıklık sağlamak yerine bazen de öldürebilir. Aşılanmanın artırılması ve sürü bağışıklığının çoğaltılması gerekiyor. Tedbirleri göz ardı etmeden duyarlılığımızı göstermeye devam edelim.
KAVUŞABİLMEMİZİN TEK YOLU AŞI
Fraport TAV Antalyaspor Başkanı Aziz Çetin:
Taraftarımızı çok özledik. Biliyoruz ki onlar da bizi özledi. Yeniden kavuşabilmemizin tek yolu önce maske, mesafe, temizlik, ardından ve en önemlisi de aşı olmamız. Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) açıkladığı maça giriş esaslarına göre, aşı olmak şartlardan biri. Bilim insanlarının tavsiye ettiği gibi aşı olmalı, hem kendimizin, hem ailemizin hem de çevremizin sağlığını korumalıyız.
ORTAK DUYARLILIĞA İHTİYACIMIZ VAR
Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin başpehlivanı, milli güreşçi Ali Gürbüz:
Pandemi günlerinde sağlıklı hayatımız için sosyal mesafemizi koruyalım, maskelerimizi çıkarmayalım, aşılarımızı olalım. Salgınla mücadele sürecini atlatıp özgürce yaşayabilmemiz için, daha rahat koşullarda spor yapabilmemiz için insanlarımızın ortak duyarlılığına ihtiyacımız var. Ülkemiz ve dünyamız için sorumluluk hisseden herkesi, tedbiri elden bırakmamaya ve bilim insanlarının çağrılarına kulak verip aşı olmaya davet ediyorum.
TOROSLAR’A ÇAĞRI
Altın kemerli milli güreşçi ve 2021 Survivor şampiyonu İsmail Balaban:
Akdeniz kıyılarından Toroslar’ın yamaçlarına kadar birlikte sevinip birlikte üzüldüğümüz herkese sesleniyorum. Bilim dünyasına ve uluslararası sağlık kuruluşlarına göre bu salgını ancak aşı ile yenebiliriz. Lütfen aşı olmayan herkes, sağlık kurumlarına başvurup aşı olsun. Sağlıklı günlerimize yeniden kavuşalım. Spor müsabakaları, sanat etkinlikleri bir kez daha durmasın. Yolumuza kaldığımız yerden devam edelim.
NİCE UYGARLIKLAR YOK OLDU
Akdeniz Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Patara Kazı Başkanı Prof. Dr. Havva İşkan Işık:
İnsanlık tarihinde nice uluslar, nice uygarlıklar, salgın hastalıklar ve bunların yarattığı ekonomik ve askeri çöküntüler nedeniyle nedeniyle yok oldular. Bu gerçeği aklınızdan çıkarmayın. Ülkemizi ve dünyamızı çaresizlik içinde bırakmaya hakkımız yok. AŞI OLUN !!!
BİLİM, ‘AŞILANIN’ DİYOR
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin:
Aşılanmak şu anda birinci önceliğimiz. Hem sağlığımızı korumak hem de işletmelerin açık kalmasını sağlamak için herkesin aşı olması gerekiyor. Sadece Antalya’da değil tüm Türkiye’de aşının yaygınlaşması gerekiyor. Çünkü biz Antalya dışından mevsimlik çalışanları olan, yerli ve yabancı milyonlarca turist ağırlayan bir destinasyondayız. Burada bütün sektörlerin ve kentte yaşayan insanların aşılı olması en önemli konumuz. Ben 3’üncü aşımı yaptırdım. Halkımızı da bilim insanlarına kulak verip aşılanmaya davet ediyorum. Aşı karşıtlarıyla konuştuğumda kayda değer bir nedenlerinin olmadığını görüyorum. Sadece kulaktan dolma bilgilerle aşıya karşıtlık yapıyorlar. Bu doğru bir yaklaşım değil. Bilim, ‘Aşılanın’ diyorsa aşılanmalıyız.
İKİ TEMEL UNSUR: TEDBİR VE AŞI
Akdeniz Turizm ve Otelciler Birliği (AKTOB) Başkanı, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) Yönetim Kurulu Üyesi Erkan Yağcı:
Salgınla mücadele etmek ve salgını bitirmek için uygulayacağımız iki temel unsur, tedbirlere uymak ve aşımızı olmak. Verilen emek, önce sağlık görevlilerimizin sonra hepimizin emeği. Normale dönmek ve bunu sürdürülebilir kılmak için bu iki temel unsuru gerçekleştirmemiz gerekir.
KAPANMANIN BEDELİ AĞIR OLUR
Batı Akdeniz Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (BAKSİFED) Başkanı Abdullah Erdoğan:
Yaklaşık 1.5 yıldır tüm dünya, pandemi dediğimiz bütün ülkeleri etkileyen bu salgın nedeniyle siyasi, ekonomik, ticari, tıbbi ve bilimsel bir mücadele içinde. Bilim insanlarının açıklamalarına göre pandemiyi bitirebilmek için insanoğlunun elinde aşılama ile kazanacağımız bağışıklık haricinde kullanabileceği başka bir metot şu an mevcut değildir. Diğer bir deyişle aşılanmaktan başka bir çare görünmemektedir. Aşılama hizmetleri kamusal bir sorumluluktur. Bu nedenle kamuoyunun bilimsel veriler ışığında aşıyla korunabilen hastalıklar konusunda aydınlatılması ve kişilerin bağışıklama ile korunması konusunda yasal düzenlemelerin yapılması gereklidir. Hekimler, sağlık politikası yapıcıları halkın eğitilmesinde ve aşı tereddüdüyle ilişkili halk sağlığı risklerini azaltan politikaların uygulanmasında kararlılık göstermelidir. Zira tekrar kapanmanın sosyal ve ekonomik bedeli çok ağır olacaktır.
SEVDİKLERİNİZ İÇİN AŞI OLUN
Antalya Ticaret Borsası (ATB) Ali Çandır:
Yaklaşık 16 aydır koronavirüs belasının gölgesinde hayatımızı devam ettirmeye çalışıyoruz. 1 Temmuz itibariyle yasakların gevşetilmesiyle birlikte kontrolsüz bir açılmayla karşı karşıya kaldık. Tatil dönemi ve Kurban Bayramı’nın bir araya gelmesiyle de maalesef şimdiye kadar aldığımız tüm önlemleri bir anda bırakarak, virüsün kucağına kendimizi attık.
Rakamların bir anda artması, virüste iki ileri bir geri çıkmazının içerisinde olduğumuzu gösteriyor. Eğer böyle giderse sonbahardan itibaren bizi yine bir kapanma dönemi bekliyor. Aşılamanın sadece tek başına yeterli olmadığı, maske, mesafe ve hijyen kurallarına dikkat etmediğimiz sürece sevdiklerimiz ve kendimizi koruyamayacağımız ortadayken, bu kuralların tamamen gevşetildiğini görüyoruz. Kaldı ki toplumun büyük çoğunluğu henüz aşı olmadı.
Burada aşı karşıtlarına da seslenmek isterim. Aşı hakkı olup da çeşitli gerekçelerle aşı olmaktan kaçınan insanlar hem kendini, hem sevdiklerini hem de toplumu tehlike altına atıyor. Kimse bilerek ve isteyerek böyle bir vebalin altında kalmamalı. Salgınla mücadele edeceksek öncelikle aşımızı olacağız, maske, mesafe ve hijyen kurallarına sonuna kadar uyacağız. Aşılamanın artması ve kurallara titizlikle uyulması salgınla mücadelede ve ekonomimiz için hayati bir noktaya gelmiştir. Bu işten kurtulmanın bilinen başka bir yolu yok. Aşıyla ilgili tereddütleri de giderecek etkin bir çalışma yürütülmesi gerektiğini düşünüyorum. Buradan Antalyalı hemşehrilerim, misafirlerimiz ve tüm halkımıza sesleniyorum; “Kendiniz için, sevdikleriniz için aşınızı olun, maske, mesafe, hijyen kuralına uyun.”
KARŞITLIK HALK SAĞLIĞINA TEHDİT
Antalya Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt:
Toplumda bağışıklık oranı az olmasının salgınların artmasına neden olduğu, bilim insanlarınca sık sık açıklanıyor. Bu nedenle aşı olup olmama kararı sadece o kişiyi değil, tüm toplumu ilgilendirir ve aşı karşıtlığı halk sağlığını tehlikeye atan en önemli sorunlardan biri olarak karşımızda duruyor. Dünyada bilimin gelişmişliğini dikkate alarak, bireysel özgürlük ve toplumsal yararın birlikte korunabileceği bilinciyle hareket etmeliyiz. Aşı konusunda bilimsel olmayan tüm yargılar, toplum sağlığı açısından ikinci planda kalmalı. Bu salgından başkaca kurtulma yöntemi olmadığına göre aşı olmak zorundayız.
Yorumlar
Loading…