Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen panel, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Açılışta konuşan İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Mustafa Şeker, panelin amacını ve içeriğini özetledi.
Ajans haberciliğinin temel yapısını vurgulayan Şeker “Yerel basın bağlamında Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü olarak bir seri toplantı yaptık. Panelin ikincisini düzenliyoruz. İlk panelde yerel gazetelerin temsilcilerini öğrencilerle buluşturduk, panelin ikincisini de ajans haberciliği temasıyla gerçekleştirmeye karar verdik” dedi. Şeker’in konuşmasının ardından DHA Antalya Bölge Temsilcisi Salih Uçar, DHA Muhabiri Alparslan Çınar, DHA Foto Muhabiri Semih Ersözler ve DHA Haber Kameramanı Burak Yalman, panelde deneyimlerini paylaşmak üzere sahneye çıktı.
TEMELİ HIZ VE DOĞRULUK
Salih Uçar’ın konuşmasıyla devam eden panelde, ajans haberciliğinin önemli unsurları ve işleyişi ele alındı. Uçar, ajans haberciliğinin en önemli özelliklerinden birinin hızlı ve doğru haber vermeye dayandığını vurguladı. DHA olarak günlük gazetelere, televizyon kanallarına, radyolara ve yurtdışındaki haber ajanslarına haber servisi yaptıklarını söyleyen Uçar, “Ajans haberciliği, 7 gün 24 saat aktif habercilik yapılan bir alan. Ajans haberciliğinde en önemli iki unsur var. Birincisi hızlı olmak. İkincisi ise bilgiyi doğru vermek. Ajans haberciliğinde her zaman heyecan var. Eğer aktif olmak, heyecanla iş yapmak istiyorsanız ajans haberciliğine yönelebilirsiniz” dedi.
ALTIN KURALLARI PAYLAŞTI
Ajans haberciliğinin yedi altın kuralını paylaşarak, bu alanda başarılı olmanın önemli adımlarını açıklayan Salih Uçar, “Bizim mesleğimizle ilgili yedi altın kuralımız var. Sizlere uyuyorsa buyrun gelin ancak size uygun değilse başka alanları tercih etmenizi öneririm. Birincisi ilgi ve merak duygusu. İkincisi, ayrıntıları kapsayabilecek tahlil yeteneği. Üçüncüsü, yaptığınız haberle ilgili gelişmeleri takip etmek. Dördüncüsü yabancı kaynakları izleyebilecek derecede yabancı dil bilgisi. Beşincisi, medyanın gerektirdiği hıza uyum sağlama, altıncısı iyi iletişim kurabilme yeteneği, yedincisi ise dürüstlük” dedi.
Eğitim sistemine de değinen Salih Uçar, “İletişim fakültelerinden maalesef donanımlı mezun alamıyoruz. Ekipman, bilgisayar arızası gibi fakülte yönetiminden kaynaklanan sorunlar olduğunu biliyorum. Öğrenci kaynaklı sorunlar arasında ise yeterince kendilerini mesleğe hazırlamıyorlar. İletişim fakültesi öğrencilerinde iş bulamama korkusu var. Arkadaşlar karamsar olmanıza gerek yok. Biz muhabir arıyor bulamıyoruz, siz iş arıyorsunuz bulamıyorsunuz. Bizim ortak noktada buluşmamız lazım. Siz biraz yetişmiş gelecekseniz, bizler de size sahip çıkacağız. Meslektaş olacağız. Eğer bunu başaramazsak bizi çok güzel günler beklemiyor” dedi.
AJANS HABERCİLERİ DENEYİMLERİNİ PAYLAŞTI
Salih Uçar’ın ardından mesleki deneyimlerini anlatan Alparslan Çınar, kamera ile görüntüleri nasıl televizyon kanallarına servis edildiğini detaylı bir şekilde aktardı. Ardından kameraman Burak Yalman’la birlikte canlı bağlantı uygulaması gerçekleştirerek, yapılan panel etkinliğinin anonsunu sunum yaptı. Kameraman Yalman ise hangi durumlarda kamera sehpası kullandıklarını, hangi şartlarda kamerayı elde kullandıklarını anlatarak kamera kullanmaya yönelik teknik bilgileri öğrencilerle paylaştı.
Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin mezunlarından, Foto Muhabiri Semih Ersözler ise sektördeki deneyimlerini aktararak, meslekte pratiğin önemini vurguladı. Ersözler, öğrencilere sektördeki dinamikleri ve pratik bilgileri aktararak, mezuniyet sonrası kariyerlerine hazırlanmalarına katkı sağladı.
ÖZLENEN ÖZKAN HABERCİLİĞİN GELECEĞİNİ SORDU
Konukların konuşmaların ardından soru-cevap kısmına geçildi. Bu bölümde, Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan “Ben de kısmen bu işin içerisindeyim. Çok kıymetli bir iş yapıyorsunuz. Şunu merak ediyorum, internet siteleriyle desteklenen, çok hızlı, anlık video, fotoğraf paylaşan sosyal medya profilleri çıktıktan sonra, yirmi yıl sonra yaptığınız işi nerede görüyorsunuz? Özellikle bu tür siteler sizleri çok etkilediğini düşünüyorum. 20 yıl sonra hala aynı yerde olur musunuz? Nerede olacağınızı öngörüyorsunuz?” diye sordu.
Rektör’ün sorusunu cevaplayan Salih Uçar, “Sosyal medyadaki bu tür siteler muhbir haberciliği yapıyor. Bizler ise muhabir haberciliği… İkisi arasında çok fark var. 1 milyon takipçisi olan bir sayfanın 1 milyon muhbiri var demektir. Toplumda gördüğünü hemen çekip paylaşma gibi bir merak var. Bu tür paylaşımlarda doğru bilgiyi bulmak çok zor. İlk sıcak görüntü, sosyal medya habercisi için bulunmaz fırsat. Fakat çoğu zaman doğru bilgiden uzak, haberin unsurları tam olmadan kulaktan duyma bilgileri görüyoruz. Haberde mutlaka doğru bilgiye ulaşmaya ihtiyaç var, buna ulaşmak da ancak ve ancak gerçek habercilerle mümkündür” dedi.
Bunun üzerine söz alan Rektör Prof. Dr. Özkan, “Eskiden sadece alaylılarla rekabet içerisinde olan mezunlarımız, artık sosyal medyası olan herkesle mücadele içerisinde. Çünkü herkes bir yerlerden bir şeyler gönderiyor. Herkes gazeteci gibi davranıyor. Buna benzer sıkıntılar var ama bence asıl mesleği hakkıyla yapan gazetecilerin kolay kolay yaptıklarının karşılığı yok orada. Çünkü saha deneyimi, gazetecinin yaptığı analizler, haberleştirme deneyimi gibi bunlar çok farklı şeyler. Elbette ki ben de gazeteciliğin yerini koruyacağını düşünüyorum” dedi.
Panelin sonunda salonda bulunan öğrenciler konuklarla anı fotoğrafı çektirdi. Panelin ardından ise Gazeteci Salih Uçar, öğrencilere “Kalkışma – 24 Saat” isimli kitabını imzaladı.
Comments
Loading…