Çifte salvo

 Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm-Bel-Sen) Antalya Şube Başkanı İlhan Karakurt, zehir zemberek bir açıklama yaparak hem iktidarı, hem de CHP’li belediyeleri topa tuttu. 31 Mart yerel seçimlerinde ağır bir yenilgiye uğrayan tek adam rejiminin halkın sesine kulak vermek ve dertlerine çözüm üretmek yerine tercihlerinden dolayı seçmenden ve esas olarak da muhalif belediye başkanlarından intikam almaya çalıştığını iddia eden Karakurt,

“Başta CHP’li belediyeler olmak üzere muhalif belediye başkanlarının anayasa ve evrensel hukukun kendilerine verdiği hakkı kullanarak direnmek yerine idari maslahatcılık yaparak işten atma ve hak gasplarını içeren tasarruf genelgesini sorgusuz  sualsiz uygulamaya koymalarını anlamakta zorluk çekiyoruz” dedi. 

Tüm-Bel-Sen Antalya Şube Başkanı İlhan Karakurt, ‘CHP’li belediye başkanlarına çağrı’ ifadeleriyle başlayan bir açıklama yaptı. Karakurt, açıklamasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın muhalif belediyelerin SGK’ya olan prim borçlarının İller Bankası ödeneğinden doğrudan kesileceğine dair açıklamasının gündeme bomba gibi düştüğünü vurgulayarak, bu idari ve mali darbenin sürpriz olmadığını belirtti.

Geçen ay yayınlanan tasarruf genelgesi ile muhalif belediyeleri iş yapamaz hale getirmenin ilk adamlarının atıldığını ve devamının geleceğinin işaretinin verildiğini öne sürdü. Karakurt, açıklamasında daha sonra “En son SGK borçlarıyla ilgili Recep Tayip Erdoğan’ın muhalif belediye başkanlarına karşı başlattığı darbe ve kayyumvari operasyonun sadece bununla sınırlı kalmayacağı, aksine kapsam ve dozunun artarak ve genişleyerek devam edeceğini anlamak hiç de zor olmasa gerek” ifadelerine yer verdi.

İDARİ MASLAHATCILIK YAPMAYIN

İlhan Karakurt, Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın halkın tercih ve iradesini yok sayan bu darbe girişimine karşı başta başta CHP’liler olmak üzere muhalif belediye başkanlarının anayasa ve evrensel hukukun kendilerine verdiği hakkı kullanarak direnmek yerine idari maslahatcılık yaparak işten atma ve hak gasplarını içeren tasarruf genelgesini sorgusuz sualsiz uygulamaya koymalarını anlamakta zorluk çektiklerini belirterek, CHP’li belediyelere yönelik olarak şunları söyledi:

“Patronlara karşı her türlü kıyağı çeken tek adam rejiminin belediyelerin SGK’ya olan prim borçları için hamaset yaparak timsah gözyaşı dökmesi manidardır. Açıkçası iktidar kurt ile kuzu masalında olduğu gibi suyumu bulandırdı diyerek muhalif belediyeleri yutmak istiyor. Tek adam rejiminin yarattığı hayat pahalılığı ve yoksulluğa tepki olarak halk size hak hukuk ve adaleti sağlamanız için oy verdi. Şatafata ve savurganlığa karşı emekten yana insanı esas alan demokratik halkçı bir belediyecilik yapmanız için sizi tercih etti.

Yine sarayın baskıları ve hukuksuz keyfi uygulamalarından bunalan vatandaşlar, demokrasi ve insan haklarını sağlayacağız sözüne inandığı için sizi birinci parti yaptı. Peki, üç aylık pratiğiniz ile halkın bu mütevazi beklentilerine uygun bir davranış ortaya koyabildiniz mi? Bu soruya kerhen de olsa evet demeyi çok isterdik. Ala maalesef kendinizde evet demekten çok uzak olduğunuzun farkındasınız değil mi?”

PİYASACI-RANTI KOKUŞMUŞ BELEDİYECİLİK 

Tüm-Bel-Sen Antalya Şube Başkanı İlhan Karakurt, CHP’li ve diğer muhalif belediyelere yönelik çok tartışma yaratacak eleştirilerini şu ifadelerle sürdürdü: “CHP başta olmak üzere muhalif belediyelerin önünde iki yol var. Ya tek adam rejiminin hukuksuz keyfi politikaları karşısında idari maslahatcılık yaparak itiraz ettiğiniz ve halka değiştirme sözü verdiğiniz piyasacı-rantçı kokuşmuş belediyecilik sisteminin bir parçası olarak değersizleşeceksiniz.

Ya da sizlere oy verenlerin talepleri doğrultusunda demokratik halkçı ve emekten yana, insanı esas alan belediyeciliği gerçekleştirme yolunda tarihsel  bir simge haline geleceksiniz. Tek adam rejimine karşı bu mücadelenizde size oy veren halk e belediye emekçileri yine yanınızda olacaktır. Unutmayın ki 31 Mart seçimlerinde olduğu gibi tek adamı devirecek yegane güç halkın kendisinden başkası değildir. Halkın gücünü sadece sandığa çağırarak değil, iş, ekmek ve özgürlük mücadelesi için alanlara, meydanlara çağırarak tek adamın her türlü darbe girişimlerini boşa çıkarabiliriz, tercih sizin.”