“İlişkileri güçlendiren, deneyimleri paylaştıran ve artan sayıda uluslararası gezgine hitap eden pazarlar geliştirmeye olanak tanıyan Türk turizm fuarına katılmaktan memnuniyet duyuyoruz” diyen Mohamed Atta Elsherbeiny, “Geçtiğimiz hafta Büyük Mısır Müzesi, titizlikle seçilmiş on iki sergi salonunun özel bir ön gösterimini sunarak deneme faaliyetleri için kapılarını açtı. Bu adım, dünyanın tek bir medeniyete adanmış en büyük müzesi olacak ve Mısır’ın kültürel ve tarihi önemini daha da vurgulayacak olan müzenin merakla beklenen açılışından önce geldi. Mısır ve Türkiye, Osmanlı İmparatorluğu’na kadar uzanan ortak bir tarihi ve uluslararası ziyaretçilerin keşfedebileceği zengin bir kültürü paylaşıyor. 2023 yılında 15 milyonun üzerinde uluslararası ziyaretçiyi ağırlayarak bir önceki yıla göre yüzde 28’lik bir artış kaydettik. Turizm sektörümüzün artan dinamizmini teyit eder şekilde, bu yılda küresel varışlarda yüzde dörtlük bir artış bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
‘MISIR YENİ BİR SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK DÖNEMİNE GİRİYOR’
Birçok otel ve tur operatörünün yeşil uygulamaları benimsediğini ifade eden Elsherbeiny, “Mısır, Luksor gibi önemli destinasyonlara yeni tatil köyleri ve gelişmiş, daha hızlı ve çevre dostu ulaşım imkanları sunarak, gelişmekte olan destinasyonları aktif bir şekilde tanıtıyor ve gezginlerin arkeolojik alanlardaki deneyimlerini artırıyor. Mısır’ın turizm endüstrisi için yeni bir dönemin başlangıcına işaret eden ülke, sürdürülebilir turizm girişimlerini iki katına çıkarıyor. Mısır, çevresel etkilerini azaltmayı ve çevre dostu turizmi desteklemeyi amaçlayan çok sayıda yeşil projeyi hayata geçirdi. Önemli girişimler arasında enerji tasarruflu binalar ve sürdürülebilir ulaşım seçenekleri gibi çevre dostu altyapı yatırımları yer alıyor. Ayrıca, Mısır’ın doğal ve tarihi alanlarını korumak için koruma programları uygulanmakta ve turizmin kültürel mirasın ve çevrenin korunmasına olumlu katkıda bulunması sağlanmaktadır. Birçok otel ve tur operatörü de çevresel etkilerini daha da azaltmak için atık azaltma ve kaynakların korunması gibi yeşil uygulamaları benimsiyor” diye konuştu.
‘TURİZM OLANAKLARINI ÇEŞİTLENDİRMEYE DEVAM EDİYORUZ’
Kahire’nin şehir yaşamıyla ziyaretçileri çekmeye devam ettiğini belirten Elsherbeiny, “Mısır’ın sağlıklı yaşam turizmine olan bağlılığı gezginlere doğayla bağlantı kurma ve gençleşme şansı sunuyor. Uzak Batı Çölü’nde yer alan Siwa Vahası bu eğilimi örneklendiriyor. Sakin manzaraları ve doğal iyileştirici özellikleriyle tanınan Siwa, şehir hayatının koşuşturmasından kaçmak isteyenler için aranan bir yer haline geliyor. Canlı şehirleri ve sakin vahalarının yanı sıra Mısır, Akdeniz kıyısında tarihi önemi ve modern lüks olanaklarıyla bilinen büyüleyici bir şehir olan El Alamein’e de ışık tutuyor. Bir zamanlar İkinci Dünya Savaşı’nda önemli bir savaş alanı olan El Alamein, Mısır hükümetinin turizme ayırdığı 4,464 milyar Avro da dahil olmak üzere son dönemde yaptığı yatırımlarla cazip bir tatil beldesine dönüşüyor. Güzel plajlara, lüks otellere ve giderek artan kültürel cazibe merkezlerine sahip olan şehir, hem dinlenmek hem de tarihle anlamlı bir bağ kurmak isteyen gezginler için mükemmel bir kaçış noktasına dönüşüyor. Mısır turizm olanaklarını çeşitlendirmeye devam ederken, El Alamein geçmişle bugünün keyifli bir karışımı olarak öne çıkıyor ve ziyaretçileri gündüzleri tarihi mekanlarını keşfetmeye, akşamları ise lüks olanaklarının tadını çıkarmaya davet ediyor” dedi.
Comments
Loading…