Tunahan KIR/ANTALYA, (DHA) – ANTALYA’da özel bir hastanede hemşire Nihan Yurt (41), 2016 yılında tüp mide ameliyatıyla 55 kilo verdi. Yurt, şimdilerde ise ameliyatını yapan doktoru Prof. Dr. Mehmet Güler ile birlikte, aynı hastanede obezite hastalarının zayıflamasına yardımcı oluyor. Obezite hastalarının psikolojisini çok iyi anladığını söyleyen Yurt, “Onların hayatına dokunmak hoşuma gidiyor” dedi.
Antalya’da 2015 yılından bu yana Medical Park Antalya Hastane Kompleksi’nde hemşire olarak çalışan Nihan Yurt, fazla kiloları nedeniyle morbid obezite sınırını aşınca 2016 yılında Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Güler’in gerçekleştirdiği tüp mide ameliyatıyla 122 kilodan 67 kiloya düştü. Öncesinde aynı hastanede çalışan ancak onkoloji bölümünde hemşirelik yapan Yurt, obezite ameliyatının ardından Doktor Güler ile birlikte fazla kilo problemi yaşayan hastaların tedavisinde görev yapıyor.
‘AVRUPA’NIN EN OBEZ NÜFUSA SAHİP ÜLKELERİNDEN BİRİYİZ’
Hemşire Yurt’un ameliyatını gerçekleştiren Prof. Dr. Mehmet Güler, “Ağırlıklı obezite cerrahisi ameliyatları yapıyorum. Dünyada yaklaşık 1 milyar insanın obezite problemi olduğunu biliyoruz. Avrupa’nın en çok obez nüfusuna sahip ülkelerinden biriyiz. Ülkemizde kadınlarda yüzde 40’ları aşan, erkeklerde ise yüzde 25’lere yaklaşan obezite problemi var. Daha da kötüsünü söylemek gerekirse, çocuklarda da obezite oranı hızla artıyor. Dünyadaki son 30 yıldaki artış 4 kat civarında, ülkemizde de maalesef benzer bir seyir var. Biz obezite cerrahisinde vücut kitle endeksi belli bir aşamanın üzerini geçen (vücut kitle endeksi 35’in üzerinde olan) hastaların ameliyatlarını yaparak kendilerine yardımcı oluyoruz. Şu an servisimizde 8 yıl önce ameliyat ettiğim, obezite problemini aştıktan sonra da birlikte çalışmaya başladığım hemşire arkadaşım görev yapıyor” dedi.
‘DAMDAN DÜŞENİN HALİNİ DAMDAN DÜŞEN ANLAR’
Nihan hemşirenin hastanenin onkoloji biriminde kemoterapi hemşiresi olarak çalıştığını aktaran Prof. Dr. Güler, “O dönemde önemli derecede fazla kilo problemi vardı. Uzun yıllar uğraşmasına rağmen bunu aşma şansı olmamıştı. Biz ekibimizle kendisini ameliyat ettik. Yaklaşık 7-8 ay sonra tedaviye çok olumlu yanıt verdiğini gördük. Zaten aynı ortamda çalıştığımız için kendisinin değişimini, pozitif dönüşümünü çok heyecanlı şekilde gözlemledik. Kendisi de diğer obezite problemi olan hastalara yardımcı olma noktasında arzu taşıdığı için birlikte çalışma kararı aldık. Bunun benim açımdan önemli olan tarafı, biraz ‘Damdan düşenin halinden damdan düşen anlar’ özdeyişinin gerçek hayata yansıması gibi oldu. Kendisi de obezite hastalığıyla uzun yıllar mücadele ettiğinden, hastalarımızın sorunlarını daha iyi anlayabiliyor. Kendisiyle 8 yılı aşkın süredir bu problemi olan hastaların tedavisinde birlikte çalışıyoruz” diye konuştu.
‘MEHMET HOCA İLE BİRLİKTE ÇALIŞMAYA BAŞLADIK’
Obezite ameliyatından sonra 55 kilo veren hemşire Nihan Yurt ise çocukluktan gelen kilo problemleri olduğunu belirterek, “Hiçbir zaman istediğim ideal kiloya ulaşamamıştım. Hatta morbid obezite sınırını da aşmıştım. Mehmet Hoca 2016 yılında obezite ameliyatımı gerçekleştirdi. Daha sonra birçok obezite ameliyatı olan hasta gibi benim de hayatım değişti. Aradan 6-7 ay geçtikten sonra, 2017’in temmuz ayında Mehmet Hoca ile birlikte çalışmaya başladık. Obezite, hastaların dışarıdan çok belli etmediği ama arka planında çok ciddi sorunlar yaşadığı bir problem. Kendi problemimi çözdükten sonra aklıma bu konuda yardımcı olmak geldi. Mehmet Hoca’yla çalışmam da bu şekilde başladı. 2017 yılından beri kendisiyle birlikte obez hastalarla çalışıyoruz. Onlara hem sağlık alanında hem de mesleğimin getirdiği bakım alanında danışmanlık veriyorum” dedi.
‘HASTALARIN HAYATLARINA DOKUNMAK HOŞUMA GİDİYOR’
Hastalarla iyi anlaştığını, çünkü onların psikolojisini anlayabildiğini kaydeden Yurt, “Mehmet Hoca’mızın ‘Damdan düşenin halini damdan düşen anlar’ sözü gerçekten de çok doğru. Çünkü karşınıza gelen hastaların sadece kiloyla ilgili değil, farklı birçok sorunu olabiliyor. Psikolojik olarak, sosyal açıdan belki de iş hayatıyla ilgili yaşadığı birçok sıkıntıda karşılarına ilk çıkan sorun obezite. Ben de 33 yaşındayken ameliyat oldum. Bu süreç boyunca yaşadığım şeyler hep aynıydı. Hastalarımızla birbirimizi daha iyi anlıyoruz ve süreç onlar için daha kolaylaşıyor. Başlarına ne geleceğini, nasıl bir süreçle zayıflayacaklarını ya da ameliyattan sonra neler yaşayacaklarını çok rahat konuşabiliyoruz. Bu yüzden adaptasyonları daha kolay oluyor. Hastaların hayatlarına dokunmak, onlarla birlikte bu sorunu aşmak hem mesleki anlamda hem de şu anda yaptığım danışmanlık anlamında çok keyif aldığım bir şey. Onların hayatlarına dokunmak çok hoşuma gidiyor” diye konuştu. (DHA)
Yorumlar
Loading…