Antalya’dan İmamoğlu sesleri yükseldi

 Baro’nun açıklamasında kararın hukuka açık bir meydan okuma olduğu belirtilerek, her koşulda hukuk devletinin savunulacağı ifade edildi. ‘Kişiye, olaya ve duruma göre değil, her zaman ve her koşulda hukuk devletini savunmaya devam edeceğiz” ifadelerine yer verilen Antalya Barosu’nun açıklamasında şu görüşlere yer verildi:

“Hukuk devletinin temel ilkeleri ve evrensel hukuk değerlerini yerle yeksan ederek idari işlem tesis etme çabası, şüphesiz ki hukuk devletine karşı apaçık bir meydan okumadır. Her şeyden önce bir yurttaşın mezuniyetinden 31 yıl sonra Cumhurbaşkanı adaylığının gündeme gelmesiyle birlikte apar topar denilebilecek bir süre içerisinde ve idare hukukunun tüm prensiplerine aykırı olarak diplomasının iptal edilmesi ülkemizde hukuksuzluğun başka bir seviyeye taşındığını göstermektedir.

Geçmiş dönemlerde İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi tarafından tesis edilen idari işlemlerin, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi organları yerine İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu tarafından geri alınması açık ve ağır bir yetki tecavüzüdür. İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu’nun bu yöntemi tesis ettiği idari işlem, yetki unsurundan yok hükmündedir.”

“ANAYASAL HAKLARIN TEHLİKE ALTINDA”
Kazanılmış hakların korunması ve hukuk devleti ilkelerinin savunulması, başta barolar olmak üzere tüm cumhuriyet kurumlarının görev ve sorumluluğuna olduğu belirtilen açıklamada, “Kişilerin hukuka uygun şekilde kazanmış oldukları hak ve statülerin tartışmaya açılması; temel hak ve özgürlükler başta sosyal, ekonomik ve siyasal haklar da dâhil olmak üzere tüm Anayasal hakların tehlike altında bulunduğu anlamına gelmektedir” denildi.

“HUKUKİ SORUMLULUĞUMUZU YERİNE GETİRECEĞİZ”

Antalya Barosu tarafında yapılan açıklamada hukukun üstünlüğü gözetilerek, gereken adımların atılacağı ifade edilerek, “Avukatlık Kanunu’nun 76’ncı maddesi gereği insan haklarını ve hukukun üstünlüğünü savunma görevimiz doğrultusunda; Kendini hukuk kurallarından azade kabul eden ve bunu adeta emir telakki ederek harekete geçen herkese karşı hukuki sorumluluğumuzu yerine getireceğimizi, adaletsizliğin karşısında duracağımızı, dün olduğu gibi bugün de kişiye, olaya ve duruma göre değil, her koşulda daima hukuk devletini savunmaya devam edeceğimiz” denildi.