Rixos Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince “Sınırları aşan konaklama markaları yaratmak” başlığını taşıyan bir konuşma gerçekleştirdi. Antalyalı otel yatırımcılarını yurt dışında otel yatırımı yapmaya davet eden Fettah Tamince, “Cevabını bilmediğim bir soru ile başlamak istiyorum. Ziyaretçi sayısını artırmak doğru mudur değil midir? Bence bunu derinlemesine tartışmalıyız. Cevap belki olduğumuz yerde durup kalite ve fiyatı artırmalıyız olmalı. Belki de 10 milyon 10 milyon turist sayısını artırmalıyız olmalı. Sürekli yeni oteller açıyoruz. Bunu yaparken çevre ulaşım, personel, su ve hava kirliliği büyük sorun olmaya başladı. Bu böyle devam ederse bizi iyiye mi götürecek yoksa kötüye mi götürecek? Bunu kesinlikle tartışmamız gerekiyor. Çünkü bunu hiç tartışmıyoruz. Türk otelcileri müthiş başarılı işler yapıyor. Onları buradan alkışlıyorum” dedi.
“ÇOK KORKTUM ÇOK SIKINTI ÇEKTİM”
Antalya’da onlarca yerel otel markası bulunduğunu belirten Tamince, “Antalya’da müthiş bir rekabet ortamı oluştu. Antalya, otelcilik anlamında en gelişmiş şehirlerden biridir. Yerel markaların kendilerini ne kadar geliştirdiğini görüyoruz. Ben yurt dışına açıldığım zaman büyük markaları görünce korkuyordum. Ben, Antalya Serik’ten geldim. Yurt dışındaki otel gruplarının 100 yıllık geçmişi ve ciddi bir sermayesi var. Biz ise Antalya’dan çıkan bir otel markasıyız. Çok korktum çok sıkıntı çektim. Ancak, onlarla rekabetin Antalya’daki rekabetten daha kolay olduğunu görünce kendimi şanslı hissettim. Yabancı otelciler bana ‘Rekabet çok güçlü’ diyorlar onlara ‘Siz Antalya’yı bilmiyorsunuz’ diyorum. İyi bir fikir düşünüyorsunuz daha gerçekleşmeden biri o fikri gerçekleştiriyor. Her anlamda bu rekabet var. Müthiş başarılı bir sektör var artık. Milyar dolar değeri olan Türkiye’de çok fazla otel grubu var. Peki, bundan sonra ne yapacağız. 2 otel, 3 otel oldu. 4 otel, 14 otel oldu. Büyümeye de devam ediyoruz. Genellikle sahilde büyüyoruz ve büyük bir gayretle buna da devam ediyoruz. Ülkemize istihdam yaratıyor, döviz getiriyoruz. Dünyaya açılmakla ülkemize daha fazla katkı sağlar mıyız? Biz yurt dışına çıktığımız zaman ‘Başka yere yatırım yapıyorsunuz’ diyorlardı. Bunun ülkemize ne kadar katma değer kazandırdığımızı da gördükleri zaman ne kadar doğru bir iş yaptığımızı görüyoruz” dedi.
“ANTALYA OTELCİLİĞİNİ MASAYA KOYDUK”
Fettah Tamince, konuşmasına şöyle devam etti: “20 yıl önce ilk yurt dışı otelimizi Kazakistan’da açtık. Bizim için çok iyi bir deneyimdi. Bodrum’a giderken bile birçok sıkıntı ile karşılaşmıştık. Yurt dışı çok daha farklı bir sistem var. İnşaat, vergi, personel vb. Her ülkede farklı uygulama ve çalışma koşulları vardı. Bir kitap okumuştum. Japonlar savaştan sonra küçük bir adaya ve ciddi bir nüfusu sahip. ABD’nin gitmediği yerlere gidelim ve oralarda markalaşalım dediler. Birçok Ortadoğu ülkesinde Asya’da ve az gelişmiş ülkelerde Japon markalarının çok uzun dönemdir orada olduğunu görürsünüz. Daha sonra Toyota ABD’de bir numara oldu. Bu da bizim için önemli ve ilham veren bir örnekti. Biz de ‘Amerikalıların olmadığı yerlerde otelcilik yapalım’ dedik. O kitabı keşke okumasaydım. Otelciliğin gelişmediği benim Çelebi olduğum yerlere gittim. Batıya gitmekten korkuyordum. Çünkü orada 100 yıllık markalar vardı. Gittiğimiz her yerde başarılı olduk. Batı’ya gitseydik Amerika’dan başlasaydık işi çok daha farklı noktalara getirirdik. Ne kadar önemli bir iş yaptığımızı şimdi görüyoruz. Ne kadar çalışkan ve üretici olduğumuzu gördük. Şirketimiz olgunlaştıkça hatamın farkına vardım. 2010 yılında Dubai’ye girdik. Sağımızda Marriott solumuzda Sheraton vardı. Ciddi bir mücadele ile oraya girdik. Neler yapabileceğimizi hissettikçe büyümeye başladık. Döndük Ortadoğu’da kendimizin farkına varınca Mısır, BAE, Katar’ın önemli oyuncularından biri olmaya başladık. Devasa markalarla görüşmeye başladık. Gün geçtikçe ‘Bizden daha iyi yapıyorsunuz’ bu işi dediler. Marriott hisse satın almak istedi. ‘Siz yapın oteli sonra bize devredin’ dediler. ‘Hayır’ dedik. Accor grubu ile masaya oturduk. ‘Beraber bu markayı büyüteceksek beraber yürüyelim’ dedik ve onlarla anlaşma yaptık. Accor’a hisse sattık ve birlikte bir platform kurarak her şey dahil otellere ortak olduk. Şimdi 20’den fazla ülkede otel işletiyoruz. Dünyanın birçok yerinde ortağımızla birlikte büyüyoruz. Accor dünyanın 128 ülkesinde ofisi ve maddi gücü olan bir grup. Peki, biz ne yaptık? Antalya otelciliğini masaya koyduk. Bu da bizim ülkemizden birçok gencin dünyaya açılmasına neden oldu.
“YILLIK KÂRI 600 MİLYON DOLAR”
Yurt dışında yatırım yaptığımız için çok doğru bir iş yapıyoruz. Küresel şirketlerin dünyadaki etkinliğine ve büyüme stratejilerine bakıyoruz. Kendi ülkelerine büyük katma değer katıyorlar. Antalya otelciliğinin değerli olduğunu biliyorsanız koşmaya başlayın. Antalya otelcileri müthiş bir konfor alanında yaşıyor. Fransızların benden çok çalıştığını düşünemezdim. Ama onların çalışma hevesini görünce utandım. Kendilerini çok yönlü geliştirdiklerini gördükçe kendimi ayıplamaya başladım. Milyarlık işletmeler yönetenlerin bir konfor alanı yok. Yılda 2 hafta tatilleri var sadece. İşimizi dünyaya açmak istiyorsak önce konfor alanımızdan çıkmalıyız. Sizler için yurt dışında çok büyük fırsatlar var. Güney Amerika’ya gidin İspanyol otel grupları vardır. Bir grup var yıllık 600 milyon dolar karları var. Ve sizin yaptığınızın yarısı kadar kaliteli iş yapmıyor. İspanyolların büyüme stratejileri bizim için önemli bir örnek teşkil ediyor.
“MARKALAŞMAYA PARA HARCAMALIYIZ”
Mısır, dünyanın en önemli turizm merkezlerinden biri olacak. Antalya’dan daha az turist alıyorlar ama Mısır’ın gelişimi çok farklı bir yere gidiyor. Suudi Arabistan’da çok büyük bir atılım var. Dünyanın en büyük otel operatörleri pozisyon aldı orada. Suudiler ‘Gelin yatırım yapın size destek olalım’ dediler. Ulaşılabilirler, sahilleri ve finansman birikimleri var. Birçok şeyi doğru yapıyorlar. Katar’dan dün gece geldim. Katar’da The Land of Legends’ın temelini attık. 3 milyar dolarlık bir yatırım yapılacak. 4 yıldır peşinde koştuğum bir işti. Biz Türk otelcileri olarak yurt dışında pozisyon alabiliriz. Ne yapmalıyız? Bunu istiyor muyuz? Çoğunuz istemiyordur eminim. Bunu istiyorsak önce markalaşmaya para harcayacağız. 4 yıl önce Suudi Arabistan bize bilet gönderiyordu oteli de karşılıyordu. Orada bir konferansa katıldık. Şimdi o konferansa katılmak için 40 bin dolar ödemelisiniz.
“DÜNYANIN EN İYİLERİ İLE ORTAK OLUYORUZ”
Türk otelciliğinin önü çok açık. Antalya’dan ciddi otel markaları çıkarmalıyız. Accor’un 128 ülkede otelleri var ama blançoları da var. Bu konuda da kendimizi geliştirmeliyiz. Markalaşırken finansal yapıya dikkat etmeliyiz. Bir taraftan da çalışana ulaşma sorunu yaşıyoruz. Bu sorun daha da büyüyecek. Çalışanlarınızın kariyer planlamasına da yardımcı olmalısınız. Rixos ile öğrendiklerimizi yeni markalarda daha bilinçli uyguluyoruz. ‘Biz dünyada tema park işletmeciliği yapacağız’ dedik. Şimdi dünyanın en iyileri ile ortak oluyoruz. Dünya markaları artık kendileri bize geliyor. Dünyada az olan bizde olan önemli özellikler var: İşletmelerimizin başındayız, sermaye yapımız var ve büyüyoruz. Antalyalı otel yatırımcısı hep büyüyor. Kendisine tekne almıyor ev almıyor yeni bir otel alıyor. Bu özelliklerimiz ile dünyaya çok rahat açılabilirsiniz.”
Comments
Loading…